Birçok isim hem sayılabilir hem sayılamaz olarak cümlede kullanılabilir. Genellikle bu iki kullanım arasında bazı farklar vardır:
Sayılabilen İsim Kullanımı |
Sayılamayan İsim Kullanımı |
Did you hear a noise just now? (Az önce bir gürültü duydun mu?) (Belirtilmiş bir gürültü, araç sesi, makine sesi vb.) |
I can't work here. There's too much noise (Burada çalışamıyorum. Çok fazla gürültü var) (Gürültü genel anlamda kullanılmış, tüm gürültüler) |
I bought a paper to read. (Okumak için bir gazete aldım) (paper = Gazetenin herhangi bir sayfası) |
I need some paper to write on. Üzerine yazmak için bir gazete kağıdına ihtiyacım var. (Üzerine yazmak için bir materyal, gazete kağıdı vb) |
There’s a hair in my soup! (Çorbamda bir saç var!) (Sadece bir tane saç kılı) |
You’ve got very long hair. (Çok uzun saçların var) (Kafasındaki tüm saçlar) |
Coffee/tea/juice/beer (Kahve/çay/meyve suyu/bira) gibi içecek adları normalde sayılamaz isimlerdir.
- I don't like coffee very much.
(Kahveyi fazla sevmem)
Fakat bir kap, bir ölçü, bir bütünlük belirten isimlerle kullanılabilir:
- Two coffeees and an orange juice, please.
(İki kahve ve bir portakal suyu, lütfen)
Burada iki kahve (two coffeees) = iki fincan, iki bardak, iki kupa kahve anlamında kullanılmıştır.